Sahur, kahvaltı gibi olmalı
Sahurda katı gıdanın yanı sıra sıvı gıda alımı da ihmal edilmemelidir. Oruç tutanlar ertesi gün iftara kadar alamayacakları sıvı ihtiyacını sahurda karşılamalıdır. Proteinli beslenme daha uzun süre tokluk sağlayacağından tercih edilebilir. Bu bağlamda sabah kahvaltısı benzeri bir öğün yapılabilir. Burada peynir, yumurta, eğer dokunmuyorsa süt veya yoğurt yenilebilir.
Egzersizi kesinlikle ihmal etmeyin
Ramazan’da kabızlık, şişkinlik ve gaz sancılarının başlıca nedenleri çok yemek yemek ve aşırı unlu gıda tüketmektir. Bu sorunların bir başka nedeni de gün içinde aşırı hareketsiz kalmaktır. Öğün sayısının ikiye düşmesi, fiziksel açıdan hareketsiz olmayı gerektirmez. Ancak oruç tutan bazı kişiler, özellikle iftardan önce zamanlarını neredeyse uyuyarak geçirmek isterler. Aslında burada fiziksel açlıktan ziyade ruhsal anlamda kişinin kendisini güçsüz, takatsız hissetmeleri de rol oynamaktadır. Oysa ki, egzersiz mutlaka Ramazan’da da azaltılarak da olsa yapılmalıdır.
Ağrı kesici kullananlar dikkat etmeli
Ramazan’da oruç tutanlar en sık midede yanma, ağrı ve kazıntı nedeniyle doktora başvuruyor. Bu şikayetler uzun açlık nedeniyle mide asidinin dengelenememesinden kaynaklanıyor. Ramazan ayı öncesinde herhangi bir nedenle ağrı kesici ilaç kullanan bireylerde midede yanma, ağrı ve kazıntı gibi şikayetler daha belirgin ve daha sık olarak ortaya çıkar.
Reflüsü olanlar yarım saat beklemeli
Reflüsü olanlar sahurda yemek yedikten sonra yatacaksa en az yarım saat beklemelidir. Ayrıca sahurda yemekte önce mide koruyucu ilaçlar kullanmalıdır. Ramazan’da gastrit, ülser sorunlarında ve bu hastalıkların ülser kanaması, ülsere bağlı delinme gibi komplikasyonlarında artmalar yaşanır. Bu nedenle bu hastaların Ramazan ayı boyunca mide ilaçları kullanmaları önerilir.
İftarda yemeği çok yavaş tüketin
İftar aslında her zamanki akşam yemeğinden farklı olmamalıdır. Özellikle alınması gereken bir gıda yoktur. Dikkat edilmesi gereken en önemli husus dengeyi ve ölçüyü korumaktır. Aşırı beslenme ve çok fazla çeşit yemek tüketmek kesinlikle yanlıştır. Ayrıca da yemek çok yavaş olarak tüketilmelidir. Yemekten sonra tatlı, meyve, çay vb. içecekler ara vermeden tüketmek yerine belli bir süre beklenerek midenin dinlenmesi sağlanmalıdır. İftarda yağlı, ağır gıdaların tüketilmesi, gastrit veya reflü gibi hastalıkları tetikleyebilir.
İleri yaşta olup da ilave hastalıkları da olanlar, düzenli olarak ilaç alması gerekenler, organ nakli yapılan hastalar, insüline bağlı diyabet, böbrek yetmezliği gibi bağışıklık sistemini ciddi oranda etkileyen kronik hastalığa sahip olanlar, gebeler ve emziren annelerin oruç tutmaları riskli olabilir. Geçici veya kronik hastalığa sahip olan hastalarda ise oruç tutulup tutulmayacağına doktorun karar vermesi gerekir.
’Sahurda Çok Yiyen Az Acıkır Mantığı Yanlış’
Yorum Yaz